Çocukla seyahat etmek, yalnızca bavula birkaç oyuncak eklemek değil; dünyaya yeniden, küçük bir çift gözle bakmayı öğrenmektir. Tatil planları yaparken, yetişkinler için lüksü ve çocuklar için keşfi bir arada sunan yerler bulmak eskiden zordu. Oysa bugün, dünyanın dört bir yanında bazı oteller bu dengeyi mükemmel biçimde kurmayı başardı. Artık beş yıldızlı konforun içinde, çocuk kahkahalarının yankılandığı, oyunla zarafetin el ele yürüdüğü yerler var.
Soneva Jani, Maldivler: Hayalin İçinde Bir Cennet

Noonu Atolü’nün turkuaz sularında yer alan Soneva Jani, doğayı, sürdürülebilirliği ve lüksü aynı anda yaşatıyor. Burada çocuklar “The Den” adlı dev oyun dünyasında gün boyu hayal kurarken, ebeveynler sessiz lagünlerde meditasyon yapabiliyor. The Den, Güney Asya’nın en büyük çocuk alanlarından biri; su kaydırakları, sanat atölyeleri, müzik köşeleri ve hatta minik korsan gemileriyle dolu. Soneva Jani’de herkes kendi ritmini buluyor. Akşam olduğunda, çocuklar astronomi atölyesinde yıldızları sayarken, büyükler açık hava sinemasında bir klasik izliyor. Aileyle geçirilen her anın, bir tatilden çok daha fazlasına dönüştüğü bir yer burası.
Castelfalfi, Toskana: Doğayla Yeniden Tanışmak

Toskana’nın yemyeşil tepeleri arasında gizlenen Castelfalfi, ortaçağ ruhunu koruyan ama çağdaş dokunuşlarla yeniden doğan bir köy gibi. Çocuklar burada “Falfy Kids Club”ta bahçecilik öğreniyor, kendi pizzalarını yapıyor, keçilerle tanışıyor. Ebeveynler içinse bağbozumu turları, bisiklet rotaları ve şarap tadımları var. Beni en çok etkileyen şey, bu otelin doğallığı.. Her şey abartısız ama büyüleyici. Burada bir gün, sabah çocuk kahkahalarıyla başlıyor, akşam mum ışığında Toskana mutfağının kokularıyla bitiyor.
Four Seasons Resort Orlando, Florida: Disney Büyüsünün En Zarif Hali

Walt Disney World’ün kalbinde yer alan Four Seasons Resort Orlando, çocuklu aileler için rüya gibi bir deneyim. “Explorer Island” adındaki beş dönümlük su parkı, kaydırakları ve tembel nehriyle çocukların enerjisini doyasıya harcayabileceği bir alan. Ebeveynler ise sessiz, yalnızca yetişkinlere özel “Oasis Pool”da huzuru buluyor. Akşam olduğunda ise herkes Capa adlı Michelin yıldızlı restoranda, Disney havai fişeklerini izleyerek akşam yemeğini yiyor. Orlando’daki bu otel, “lüks” kavramının çocuklar için de ne kadar anlamlı olabileceğinin kanıtı.
The Ritz-Carlton, Phulay Bay – Tayland: Kültürle Huzurun Buluştuğu Nokta

Krabi kıyısında yer alan Ritz-Carlton Phulay Bay, Tayland’ın en zarif sığınaklarından biri. Burada “Ritz Kids” programı, çocuklara Tay kültürünü oyunla öğretiyor: orkide dizmek, sabun oymak, yerel danslar yapmak gibi aktivitelerle dolu. Ebeveynler lotus havuzlarının çevresinde yoga yaparken, çocuklar kendi doğa defterlerini oluşturuyor. Bu kadar dingin bir atmosferin içinde, ailenin her üyesi kendi iç dengesini buluyor.
One&Only Reethi Rah, Maldivler: Mükemmeliyetin Tropikal Yorumu

Maldivler’in en özel adalarından birinde yer alan One&Only Reethi Rah, çocuklara özel “KidsOnly Club” ile dikkat çekiyor. Minik misafirler burada doğa yürüyüşlerinden sanat atölyelerine, deniz kabuğu koleksiyonlarından mini dalış derslerine kadar onlarca etkinliğe katılıyor. Ebeveynler için ise spa deneyimi ve özel villalarda sonsuzluk havuzları var. Güneş battığında herkes sahilde buluşuyor — çıplak ayakla, yıldızların altında…
Singita Ebony Lodge, Güney Afrika: Doğayla Kurulan En Güzel Bağ

Sabi Sand Rezervi’nin ortasında yer alan Singita Ebony Lodge, çocuklu ailelere safari ruhunu zarafetle yaşatıyor. Çocuklar rehberlerle birlikte doğayı tanırken, büyükler için akşamları şömine başında Afrika gökyüzü eşliğinde şarap tadımı var. Burası bana, “lüksün sessiz olduğu” yerlerden biri gibi geliyor. Her detay, sade ama anlamlı. Bir zürafanın gölgesiyle uyanmak, sabahın ilk ışığında bir aslan kükremesini duymak… Bunlar çocukların hiç unutamayacağı anılar.
The Apurva Kempinski, Bali: Renklerin ve Ritüellerin Ülkesi

Bali’nin doğu yakasındaki The Apurva Kempinski, hem kültürel hem ruhsal bir deneyim sunuyor. “Jalak Family Club” çocuklara Endonezya kültürünü dans, el sanatları ve doğa oyunlarıyla tanıtıyor. Ebeveynler içinse tapınak turları, yoga seansları ve Bali mutfağının zarif lezzetleri var. Burada tatil bir duraktan çok, içsel bir yolculuk gibi.
Bir anne olarak öğrendiğim en güzel şey şu: çocukla seyahat etmek, dünyayı yeniden tanımlamak demek. Her otel, her deneyim, her kahkaha farklı bir anıya dönüşüyor. Benim için lüks; artık beyaz çarşaflar ya da gümüş çatal bıçaklar değil, bir çocuğun “Anne, burası rüya gibi” deyişidir.Ve belki de seyahatin en büyüleyici tarafı, onların dünyasında yeniden çocuk olabilmektir.












