gecce-

İnstagram: @markadoktoru

Şimdilerde Mayıs, Haziran yaklaşması ve ülkeyi yoran seçim gerginliğinin sona ermesi sebebiyle etrafta etkinlik patlaması başladı.

Bu arada komşularımızda; Rusya-Ukrayna savaşı varmış, yoksa İran İsrail’e saldırmış. Yok, İsrail onlara yanıt vermiş. Bu gündemler, bizim Gastronomi ve Turizm etkinliklerini etkilemez.

Hatta yapılan tüm boykotlar bile mekanları etkilemez.

Bugün hesapta mekan boykotu yapılacak denildi, dün yağmurdan kimse çıkamadı, bugün güneş açtı, mekanlarda oturacak yer yok.

Bizde para yok, enflasyon gibi kelimeleri çocukluğumdan beri duyarım. Önce Akbaba dergisi, Fırt ve Gırgır, sonra Leman falan derken; liderlerin aynı konularda cevapları hala aklımda. Kimler geldi, kimler geçti, Süleyman Demirel, Erdal İnönü, Kenan Evren vb., bizim hep dinlediğimiz konu aynı. Artık orta direk kalmadı.

Neyse, gelelim benim gündeme.


 Gastroshow kitabını yazmış ve Gastronomi turizmi kelimelerini ülkemizde ilk kez birleştirip kullanıp, Turizmde ve Gastronomide Döviz kazandırıcı hizmet stratejilerimizi Önce Türsab sonra da GTD olarak anlatmaya ve uygulamaya çalışan bir adam olarak; uzmanlık alanımız olan etkinlik konularında bu işin nasıl yapılacağını ve ülkemize nasıl fayda sağlayabileceğimiz mantığındaki çalışmalarımızın bir yansıması olarak bu sene Turkuvaz medya grubu ile Gastroshow etkinliğini 30-31 Mayıs tarihinde Turkuvaz medya binasında gerçekleşiyor olacağız.

Bence bu çok önemli, aşağıdaki sebeplerden dolayı: 1- Kaliteli Gastronomik etkinlik nasıl yapılır o açıdan. Daha önce İstanbul başta olmak üzere, ardından New York, Dubai, Bükreş, Moskova, ardından şimdi tekrar İstanbul’da gerçekleşecek. Bence sivil toplum örgütlerinin önemli bir misyonu da ülkeye bu tip etkinlikler ile fayda sağlamalı, taklit etmeden.

2- Konuşmacıların kalitesi: Bence bu çok önemli. Gelenlerin başında Dünya Gastronomi Turizmi Derneği başkanı (Erik Wolf) olması, TC. Ticaret Bakanımız olması etkinliğin çizgisini anlatmak için yeterli diye düşünüyorum. Toplamda 2 gün, 4 oturum ve 50 konuşmacı olan bu etkinlik dışardan bakıldığında Fuar veya Konferans gibi gözükse de çok daha fazlası. Vip yemek alanları olması da cabası.

3- Misyon olarak Anadolu kadının sahiplenen tek etkinlik; Onların ürünlerini döviz kazandırıcı hizmet kapsamında Dünya’ya satmak ve dünya markası yapmak için ‘GT Anadolu’ markamız ile çalışırken pek çok kurumsal firma, üretici, restoran, kadın kooperatifi, belediye, valilik, kalkınma ajansı hatta ülkeler katılıyor olması çok kıymetli diye düşünüyorum. Ülkeyi seven her bürokrat bu etkinliğe net destek vermeli. Kaç para ayıracağı hiç önemli değil.

4- Bu sene tema; SANAT. Aslında tam olarak şöyle: “10. Sanat Gastronomi”… Bu tema Dünya’da ilk kez bizim tarafımızdan kullanılıyor. Birleşmiş Milletler’e Gastronominin bir sanat olduğunu ve resim, heykel, müzik gibi olan dokuz sanat çeşidi sonrası kabul edilmesi gereken 10. sanat olması gerekliliğini aktaran tek kurum; Gastronomi Turizmi Derneği… Bence tüm sanatçılarımızın, aşçılarımızın, restoranlarımızın bu önemli SANAT temasına sahip çıkması uluslararası anlamda bilinirliğimizi evrensel hale getirecek. Bu fikri bizimle paylaşan ve bu projede sanat dünyası ile aramızda köprü kuran Sanata Evet Platformu başkanı Tamer Levent’e içten teşekkürler.

5- Bu etkinliğin en büyük farkı sadece ülkemizde değil Dünya’da ses getiren bir etkinlik olması. Bakıyorum her şehir kendini artık Gastronomide markalaştırmak istiyor. Ama nasıl yapacağını bilmiyor. Biliyor zannediyor ama bilmiyor. Kendi şehrindeki coğrafi işaretli ürün ile strateji oluşturmak veya popüler simalar ile Dünya’da ne yapabileceğini bilen vizyoner belediye ve valilikler bu etkinliklerde yer alacak. Ayrıca Gastronomi turisti getiren seyahat acenteleri de yerini alacak. Bu bence çok önemli. Döviz bırakan turist gelirse mekanlar değer kazanır. Artık birbirimize yemek, ürün satmayı aşalım yabancıya satalım diye 10 yıldır anlatıyorum.

6- Teknik Showları izlemek: Bu da etkinliğe katılmak için çok önemli bir sebep. 3 boyutlu yemek odaları yine sadece Gastroshow ile başlamıştı. Hala yapabilen olmadı. Biz yine bu sene çıtayı yükselteceğiz. Yani düşünün belediye olarak Vip yemek alanını 2 saatliğine kiraladınız istediğiniz 50 misafirinizi davet ettiniz. Tepe Gourmet Crowne Plaza kalitesi ile yöresel ürünlerinizi sundunuz ve o sırada ses ve ışık gösterileri ile şehrinizi tanıttınız. Ve masada Dünya Gastronomisi duayenleri ile birliktesiniz. Daha ne olsun.

7- Turkuvaz medya basın gücü: Bunu detaylı anlatmak lazım. Ben binaları gezerken gerçekten çok etkilendim. Elinde yurt içi ve yurt dışı 40’tan fazla yayın organı ile Amerika’da bile haberinizin çıkması bence bu etkinliğe katılmak için ana sebeplerden biri…

Neyse, bu haftalık benden bu kadar, kalın sağlıcakla. Ben gidip yabancı misafirlerin içerikleri ile ilgileneyim.

Etiketler