gecce-

Ekranların ve sahnelerin başarılı  sanatçısı  Şevval Sam, 30. sanat yılını  bir şölen tadında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde  şarkıları ile kutladı.

Bu özel gecede, Şevval Sam’ın dünden bugüne müzik kariyerinde söylediği en güzel şarkılar, ekranda video gösterimleri, dans performansları ve konuk müzisyenlerle  unutulmaz bir 30. yıl gecesi yaşadık. Sam’a enstrümanlarıyla Ahır Kapı Roman Orkestrası, horonda Samet Kölemen ve ekibi, tulumda KOPA ve Burak Yanbak eşlik etti.


1994  yılında ‘Süper Baba ‘ dizisi ile başlayan sanat hayatından bugüne kadar değişik kesitleri anlatan sanatçı kah Kazım Kozyuncu’dan kah Neşet Ertaç’dan türküler , Müzeyyen Senar, Zeki Müren’den şarkılar ile  Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nu hınca hınç dolduran seyircisine müzik ziyafeti çekti.

Şevval Sam’ın iki şık kostüm giydiği 30.yıl gecesinde sanatçıyı annesi Leman Sam, oğlu Tarık Emir Tekin, Işıl Yücesoy, Nazım Alpman ve Gülenay Kalkan yalnız bırakmayan özel isimler arasında idi.



Annesi Leman Sam ile  çok sevilen iki şarkıyı anne-kız birlikte seslendirdiler. “1994 yılında iki beste yaptım. İkisini de Türkiye’nin en güzel seslerinden biri seslendirdi. O sese bakın ki, benim annem Leman Sam. Başınıza bela olmamama sebep olan kadın.” diyen Şevval Sam, “Gül Güzeli” şarkısını Leman Sam’la beraber seslendirdi. İkili, “Daha Gidecek Yolumuz Var” adlı parçayı sahnede ilk kez beraber söyledi.

Sanatçı, “1994’ten 2024’e zaman göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor… Konuşma hazırlamadım, 30 yılı geriye sardığım için yepyeni bir repertuvar hazırladım, bunca yılı şarkılarımla anlatmak istiyorum.” dedi.

Halaylar, mendiller ve danslarla tüm seyirciyi ayağa kaldıran Sam, sanatçı dostu Kazım Koyuncu’yu anmayı unutmayan Şevval Sam, “O olmasaydı bu şarkıları nasıl bilir, söylerdim?” diyerek seslendirdiği “Didou Nana” şarkısıyla duygusal anlar yaşattı.  Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nun konser sever kedileri de sahnede idi.



Ahır Kapı Roman Orkestrası’yla beraber seslendirdiği şarkılar ve dans gösterisiyle geceyi sonlandıran Şevval Sam, “Müzik her zaman benim için rehber oldu. Her zaman müziğin farklı renklerini gördüm ve söyledim. 1994 yılında Süper Baba ile başlayan serüvenimle 30. yılımı kutluyorum. Bu yolculukta hep sizlerle birlikteydim. Sizlerle büyüdüm, öğrendim, iyileştim, güldüm, ağladım ve her daim sevginizle ödüllendirildim. Benimle bu yolda yürüdüğünüz için teşekkür ederim” dedi.


Murat Çorak orkestrası ile hazırlamış olduğu  repertuar ile Şevval Sam türkükerden arabeske, poptan  caza,  fantezi müziğinden sanat müziğine kadar seçkin şarkılar ile, 30. yılına özel hazırladığı sahnesinde  hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı.  Her dönemden sevilen eserlerini seslendirdiği  bu özel konserde, Karadeniz esintileri ayrı bir atmosferde  sahneye taşıdı.  

‘Gündedün’ kitapçılarda!

Bahar Gerçek Doğru’nun ‘Gündedün’ adlı  ikinci  kitabı Tara Kitap  etiketiyle Haziran ayı  başından beri kitapçılarda.



Türkçe’de  nostalji anlamına gelen ‘Gündedün’  adlı  kitap 12 öyküde bulunuyor.

Birbirinden çok farklı insanların hayata tutunma çabalarını, özlemlerini ve umut arayışlarını anlatan kitapta yazar Bahar  Gerçek  Doğru  samimi üslubu, akıcı dili ile kaleme aldığı hikayelerinde sıradan hayatlara değiniyor. Hikayeler 1920 li yıllardan 2000 li yıllara uzanıyor.

İlk romanı ‘Zamansız’ı  2018  yılında  yayınlayan yazar  bu kitabı  ‘ Gündedün’ de birbirinden çok farklı insanların hayata tutunma çabalarını, geçmişe duydukları özlemi, yaşama dair umut ve anlam arayışlarını yansıtıyor.

Pink Martini Harbiye’de!

Pink Martini 30.yıl kapsamında  21 Temmuz gecesi Harbiye Cemil Topuzlu  Açıkhava Sahnesinde  sevenleri ile buluşacak.


“Sympathique”, “Hang on Little Tomato”, “Hey Eugene!”, “Splendor in the Grass”, “Joy to the World”, “1969”, “A Retrospective”, “Get Happy”, “Dream A Little Dream” “Je Dis Oui” albümleriyle altın ve platin plak kazanan grup yeni albümlerini 17 Mayıs  tarihinde  yayınlamışlardı.

20’nin üzerinde farklı dilde şarkılar söyleyen Pink Martini geçtiğimiz yıllarda yayınladıkları albümlerinde “Üsküdar’a Gider İken” ve “Aşkım Bahardı” şarkılarına da yer vermişti.

Bugüne  kadar  birçok film ve  tv dizilerinin, müziklerini yapan grup kendilerini “Dünyanın değişik köşelerinden melodileri ve ritimleri bir araya getirerek modern bir formda sunan müzik arkeologları” olarak tarif eden topluluk olarak ifade ediyorlar.

31. İstanbul Caz  Festivali  başlıyor!

31. İstanbul Caz Festivali  3-18 Temmuz tarihleri arasında, İstanbul’un en özel mekânlarında, aralarında Gregory Porter, Arlo Parks, YolanDa Brown, Joshua Redman, Chris Isaak, Baptiste Trotignon ve Modern Art Orchestra gibi güncel müzik ve cazın önde gelen isimlerinin yer aldığı programıyla müzikseverlerle buluşacak.

Nino Varon, Nilüfer Verdi foto

Nilüfer Verdi ve Nino Varon’a Yaşam Boyu Başarı Ödülleri’nin sunulacağı Festival Ödül Gecesi ile  başlayacak festivalde  40’a yakın konserde özel  isimlerden yeni seslere 200’ü aşkın yerli ve yabancı sanatçıyı müzikseverlerle buluşturacak.


Festival sürecinde Kadıköy’ün birbirinden güzel mekânlarında “festival içinde festival” havası yaratan +1’li Gece Gezmesi’nde Hollanda’dan Thomas Azier ve Baby’s Berserk’in yanı sıra Türkiye’den Gevende, Korhan Futacı ve daha birçok beğenilen isim sahneye çıkacak. Yıllardır festivalin en sevilen etkinliklerinden olan Caz Vapuru, izleyicisini caz ve swing tınıları eşliğinde Boğaziçi’yle buluşturacak. Festivalin yeşille cazı bir araya getirdiği ücretsiz Parklarda Caz konserleri bu yıl da müziği şehrin dört bir köşesine yayacak.

Festivalin genişleyen etkinlik yelpazesine bu yıl katılan Pera’da Bir Caz Akşamı’nda ise müzikseverler, gecenin durakları Salon İKSV, Minoa Pera ve Pera 77’de cazın doğaçlaması ve klasik müziğin gelenekselliğini tutkuyla bir araya getiren Kristjan Randalu Absence Trio, sürpriz bir konuğu ile piyanist Can Çankaya Trio ve güçlü gırtlağı, asi vurguları ve yine de yumuşacık kalmayı başaran tonuyla Dilek Sert Erdoğan “A Tribute to Aretha Franklin” ile Beyoğlu’nda büyülü bir akşamda caz turuna çıkacak.

Please select posts categories for display the Tab.

Etiketler