gecce-

Yeni Tiyatro Dergisi’nin Yılın En İyileri geccesinde  Zorlu Psm’de bu yıl kapalı gişe sahnelenen ‘Hayalperest’ adlı oyunuyla Yılın Performansı ödülünü alan Enis Arıkan sahnede alkış yağmuruna tutuldu.

Başarılı oyuncu “Buraya gelirken arabada hesapladım 23 yıldır sahnedeyim ve 20 tane de tiyatro oyununda rol almışım. Hayalperest yirminci oyunum olmuş, sahnede çok mutluyum, sizlere de bu mutluluğumu taçlandırdığınız için teşekkür ederim.” dedi.

Kültür sanat yayıncılığını 20 yıldır aralıksız sürdüren Dr. Öğr. Üyesi Erbil Göktaş’ın Genel Yayın Yönetmenliği’ni yaptığı Yeni Tiyatro Dergisi ve Sayım Çınar’ın ortak üretimiyle yayına katkı sağlayan Yeni Sinema, 20 Haziran Cuma akşamı sektörün güçlü isimlerini bir araya getiren bir ödül töreniyle Mecidiyeköy Torun Center Tiyatro Salonunda ayakta alkışlandı.

Korhan Abay ve Arzu Yanardağ’ın ciddi anlamda başarılı ve keyifli sunumları gecceye renk kattı.

Dr. Öğr. Üyesi Erbil Göktaş, gazeteci Sayım Çınar ve uzun yıllardır dergiye emek veren Mustafa İri’nin koordinatörlüğünde gerçekleşen ödül geccesine her iki sanat dalından özel isimler, kültür sanat emekçileri ve yurdun dört bir yanından performanslarıyla göz dolduran oyuncular katıldı.

Törenin açılışında Hakan Dedeler’in canlı olarak çaldığı tambur eşliğinde bu yıl yitirdiklerimiz anılırken konuklar duygu dolu anlar yaşadı.

Geccede Atilla Dorsay ve Halil Ergün ‘Onur Ödülü’ sahibi olurken, Hürriyet Gazetesi yazarı Cansu Topçu ‘Basın Yayın Özel Ödülü’, Mehmet Erduğan ‘Bağımsız Sinema Yazarı Ödülü’ sahibi oldu, Kuşdili adlı oyundaki rolüyle Eylem Yıldız ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünün sahibi oldu.

Ayrıca sahnelediği klasik ve modern tiyatro oyunlarıyla seyirciden büyük ilgi gören İBB Şehir Tiyatroları, sahnelenen yüzlerce oyun ve performans arasından seçici kurulun yaptığı değerlendirme sonucunda 7 ödül almaya hak kazandı.

En İyi Yapım Ödülünü almak için sahneye çıkan Genel Sanat Yönetmen Yardımcısı Tankut Yıldız, Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever’in mesajını iletti:

“Yaşar Kemal’in büyülü sözlerini, yaşadığımız toprakların çok renkli, çok sesli hikayelerini sahneye taşıyarak Darülbedayi’nin en kıymetli amacını gerçekleştirmiş olduğumuzu düşünüyoruz. Bu bizim için çok büyük bir gurur. Teşekkür ederiz.”

Ödüle layık görülen sanatçı ve oyunlar

Onur Ödülü Naşit Özcan’a,

Emek Ödülü Hülya Karakaş’a,

En İyi Yapım (Müzikal) Ödülü Ağrı Dağı Efsanesi’ne,

Yardımcı Rolde En İyi Kadın Ödülü Yenilmez oyunuyla Gizem Akkuş’a,

En İyi Işık Tasarımı Ödülü Gök Kubbe oyunuyla Mustafa Türkoğlu’na,

En İyi Hareket Düzeni (Koreografi) Ödülü Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım oyunuyla İlkem Ulugün’e,

Yılın Çocuk Oyunu Ödülü Sesler Ülkesi’ne verildi.

Kerem Pilavcı, Sayım Çınar,  Ayşen İnci, Deniz Gökçer, Seray Şahinler Demir, Kerem Akça, Kosta Kortidis, Arzu Haksun ve Kıvanç Terzioğlu’na da özel ödüller verilen geccede, müzisyen Sabri Tuluğ Tırpan da mini bir konser verdi.

 

 Frankfurt’ta Altın Elmalar sahiplerini buldu!

 Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali sanatın birleştirici gücünü bir kez daha ortaya çıkarıp 13-18 Haziran 2025  tarihleri arasında gerçeklşeti ve  başarılı bir  final geccesi ile 26. yılın hazırlıklarına başladı bile.

Sunuculuğunu Nefise Karatay ve Ebru Susur’un üstlendiği gecenin açılışında Festival Başkanı Hüseyin Sıtkı, çeyrek asrı geride bırakan festivalin Türk sinemasına ve kültürel etkileşime sunduğu katkılara değinerek tüm katılımcılara teşekkür etti.

Bugün festivalimizin son günü ve geriye dönüp baktığımızda; duygulu karşılaşmalarla, sohbetlerle ve harika filmlerle dolu bir haftayı geride bırakıyoruz. Bu akşam en içten teşekkürlerimi sunmak istiyorum; Bu festivale konuk, iş birliği ortağı ya da destekçi olarak katkı sunan herkese, Başta TC. Kültür Bakanlığımız ve Frankfurt Başkonsolosluğumuz olmak üzere tüm resmi ve sivil kurumlara, filmleri, sesleri ve bakış açılarıyla programımızı zenginleştiren sanatçılara ve özellikle: seyircimize. Ve elbette: Kalpten gelen özel bir teşekkür de festival ekibime hem Almanya’daki hem Türkiye’deki arkadaşlarıma. Böyle bir festival sadece vizyonla değil, emekle, sabırla, destekle ve sadakatle yaşar. Birçoğunuz bir hafta boyunca zamanınızı, enerjinizi ortaya koydunuz, yürekten teşekkür ederim!”

Kapanış geccesinde geçtiğimiz yıl yaşamını yitiren gazeteci Mehmet Canbolat’ı, festivale yıllar boyunca verdiği değerli katkılardan dolayı bir anı plaketiyle onurlandırdı. Plaket, çalışma arkadaşı Hamide Küçükler’e takdim edildi.

2025 yılına damgasını vuran yapımlar, 25. Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali’nde ödüllerine kavuştu. 

2024 yılı Seyirci Ödülü, Nuri Bilge Ceylan’ın büyük beğeni toplayan filmi “Kuru Otlar Üstüne”ye verildi. Geçtiğimiz yıl festivalde en çok izlenen film adına ödülü, filmdeki etkileyici performansıyla dikkat çeken oyuncu Erdem Şenocak’a takdim edildi.

Belgesel Film Yarışmasında En İyi Belgesel Film Ödülü, Hasan Ete imzalı “İyi Ölüm” adlı yapımın oldu.

Kısa Film Yarışması kapsamında ise En İyi Türk Kısa Film Ödülü, yapımcılığını Dilan Çiçek Deniz, Zeynep Silan Süren’in yaptığı ve Umut Şilan Oğurlu’nun yönettiği “Dilan Hakkında Konuşmalıyız” filminin oldu, vize sorunu nedeniyle Oğurlu Frankfurt’a gidemeyince filmin oyuncusu Nur Sürer  yönetmeninin ödülü oyuncu Gökhan Mumcu’dan teslim aldı.

En İyi Alman Kısa Film Ödülü ise Annie Krause imzalı “Yarından Sonraki Gün – Über Morgen” filmine verildi.

En İyi Senaryo Ödülü, “Yurt” filmiyle Nehir Tuna’nın olurken,

En İyi Erkek Oyuncu ödülünü “Hevi” filmiyle Ömer Akalın,

En İyi Kadın Oyuncu ödülünü ise “Döngü” filmindeki performansıyla Serpil Gül kazandı sanatçıya ödülü oyuncu Ali Sürmeli teslim etti.

En İyi Yönetmen ödülü “On Saniye” filmiyle Ceylan Özgün Özçelik’e giderken yönetmenin ödülünü filmin senaristi Erdi Işık teslim aldı.

En İyi Film Ödülü, Doğuş Algün’ün yönetmenliğini yaptığı etkileyici yapım “Ölü Mevsim”e layık görüldü.

Festival Başkanı Hüseyin Sıtkı, festivalin kapanış töreninin ardından şunları söyledi: “Bu yıl çeyrek asrı geride bırakmanın gururunu yaşadık. Frankfurt’ta başlayan bu sinema yolculuğunun, yıllar içinde büyüyerek bir kültür köprüsüne dönüşmesi bizim için tarifsiz bir mutluluk. Festivalimiz her yıl daha da zenginleşiyor; yeni yüzlerle, yeni hikâyelerle, farklı coğrafyalardan gelen seslerle… 2026’da yeniden buluşmak, Türk sinemasını bir kez daha Frankfurt’ta yaşatmak için şimdiden heyecanlıyız. Herkesi bir sonraki festivalimizde tekrar aramızda görmek dileğiyle.”

Bu yılki festival hem içerik zenginliği hem de sinema dili açısından yüksek bir çıta ortaya koydu. Ulusal ve uluslararası sinemacıları bir araya getiren etkinlik, genç yeteneklere alan açarken, ustalara da saygı duruşunda bulundu. Özellikle kadın yönetmenlerin ve senaristlerin öne çıktığı bu yılki seçki, Türk sinemasının çeşitliliğini ve derinliğini bir kez daha gözler önüne serdi.

25. yılına ulaşan festival, bir sinema etkinliğinden öte, kültürel bir köprü olduğunu bir kez daha kanıtladı. Frankfurt’tan yükselen bu sinema dili, daha da büyüyerek dünyanın dört bir yanındaki izleyicilere ulaşmaya devam edecek.

Bodrum’da Ege ruhunu yansıtan sergi!

Tatilin merkezi Bodrum’da sanatsal buluşmalar devam ediyor.  30 Mayıs’ta açılışı yapılan Değirmendere Mevkii, Eskiçeşme Haremtan sokakta bulunan  sanat galerisi Let’s Keep Talking ART, METT Bodrum’un beşinci sezonunu özel bir sergiyle kutluyor. Sanat danışmanlığını Semra Fırat’ın üstlendiği “Birlikte Beşinci Yaz” / “Our 5th Summer Together” başlıklı sergi, 1 Eylül tarihine kadar  konuklarını çağdaş sanatın zengin dünyasıyla buluşturuyor.

“Beşinci kez aynı güneşin altında” mottosuyla yola çıkan sergi, doğa ve insan temasını odağına alan eserleri bir araya getiriyor. Kültürel izlerin zamanla doğaya ve mekâna sızmasını ele alan seçkide; resim, heykel, fotoğraf ve enstalasyon gibi farklı disiplinlerden eserler yer alıyor. Sergide Alper Aydın, Beste Alperat, Erdinç Babat, Kaan Fıçıcı, Berat Işık, Seydi Murat Koç, Gülfem Kesler, Zafer Malkoç, Ozan Oganer ve Yağmur Yörük gibi çağdaş sanatın öne çıkan isimlerinin eserleri sanatseverlerle buluşuyor.

Ziyaretçiler; Alper Aydın’ın doğanın olası gelecek tezahürünü irdelediği enstalasyonlarından, Beste Alperat’ın özgür ve akışkan formlarına; Erdinç Babat’ın ışık ve deniz aracılığıyla doğanın izini sürdüğü yapıtları kadar geniş bir yelpazeye tanıklık ediyor. Ayrıca Kaan Fıçıcı ve Berat Işık’ın kültürel ritüellere dair anlatıları, Seydi Murat Koç’un doğa-insan ilişkisini sorgulayan işleri, Gülfem Kesler’in renkli dokuları, Zafer Malkoç’un çağrışımsal portreleri, Ozan Oganer’in kültürel referanslara dayalı heykelleri ve Yağmur Yörük’ün natürmort çalışmaları sergide öne çıkıyor.

Samsun’da çocuklar filmlerle buluştu!

TÜRSAK tarafından 2004 yılından bu yana her sene düzenlenen 21 Haziran tarihinde başlayan  “Çocuk Filmleri Festivali”, 25 Haziran akşamına kadar Samsun’da minik sinemaseverlerle buluşmaya devam ediyor.  

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün destekleriyle hayata geçirilen etkinlik, Türkiye Kültür Yolu Festivali kapsamında “Samsun Piazza AVM Paribu Cineverse” sinemalarında gerçekleştiriliyor.

21. TÜRSAK Çocuk Filmleri Festivali, çocukları erken yaşta sinemayla tanıştırmayı, onlara film izleme alışkanlığı kazandırmayı ve görsel sanatlara olan ilgilerini artırmayı hedeflerken, aynı zamanda çocukların hayal gücünü destekleyecek atölye çalışmalarıyla festival, sadece bir izleme deneyimi değil; katılımcı ve interaktif bir öğrenme ortamı da sunuyor. Her yaştan çocuğun katılımına açık olan festival, Samsun’da yaz tatiline sinema dolu bir başlangıç yapmak isteyen aileler için keyifli ve öğretici bir kültür durağı olmuş durumda.

Beş gün boyunca sürecek festival, çocuklara özel seçilen film gösterimleriyle renkli anlara ev sahipliği yapıyor, etkinlik kapsamında sadece filmlerle sınırlı kalmayan programda  yönetmenlik, yazarlık, kukla oynatımı, oyunculuk, drama, uydurma ve sinema üzerine içeriklerle zenginleştirilmiş atölyelerle çocuklara hem eğlenceli hem de öğretici deneyimler sunuyor.

Festival süresince gerçekleşecek bu yaratıcı atölyeler sayesinde çocuklar, hem keyifli vakit geçirecek hem de sanatsal ifade becerilerini geliştirme fırsatı buluyor.

Festivalde gösterilecek filmler, çocuklara hitap eden eğlenceli ve ilham verici hikâyelerden oluşan bir seçkiyle sunulacak. Programda yer alan “Cesur Panda: Görevimiz Afrika”, “Meraklı Kedinin 10 Yaşamı”, “Kardeş Takımı 2”, “Dedektif Sun ve Ekibi”, “Yumurtalar Firarda: Buz Macerası”, “Cesur Yaga ve Sihirli Dünya”, “Ozi: Doğanın Koruyucusu”, “Karlar Kraliçesi ve Prenses”, “Cesur İtfaiyeci”, “Ejderham ve Ben”, “Benim Tatlı Diş Perim” ve “Dedektif Sun ve Ekibi: Kurtarma Operasyonu” adlı filmler minik izleyicilerle buluşacak. Farklı temalarla şekillenen bu yapımlar, eğlendirici ve düşündürücü içerikleriyle festivalin öne çıkan bölümleri arasında yer alacak.

‘Birlikte İyileşmek Mümkün’!

Zaman zaman bir araya gelmek, sadece kelimeleri değil; umutları, direnme biçimlerini ve hayata tutunma yollarını da paylaşmak demek,  21 Haziran günü, Just Work’ün sıcak atmosferinde tam da böyle bir buluşma gerçekleşti.

Birlikte İyileşelim Derneği’nin düzenlediği “Sağlıklı Yaşam ve Longevity” temalı söyleşide, bedenin, ruhun ve zihnin dengesine dair pek çok kapı aralandı.

Etkinliğin açılışında konuşan Birlikte İyileşelim Derneği Başkanı Melikşah Çakın, derneğin kuruluş amacını ve birlikte iyileşmenin sadece bir ideal değil, mümkün ve kolektif bir gerçeklik olduğunu vurguladı.

Kanserle, kronik hastalıklarla ya da görünmeyen yüklerle yaşamayı öğrenen herkese adanmış bu etkinlikte, biz yine bir araya geldik. Biraz dertleştik, çokça güçlendik. Çünkü biz biliyoruz: “Birlikte iyileşmek mümkün.”

Etkinliğin moderatörlüğünü ise Uzman Psikolog ve Diyetisyen Ecem Bilgin üstlenirken

Dr. Yıldıray Tanrıver (Infinity Regenerative Clinic), Orçun Kürüm (Diyetisyen), Gizem Denizci (Yoga Eğitmeni), Pelin Bozkurt Bilgiç (Wellbeing Uzmanı) ve Maram Nasr (Girişimci) konuşmacı oldular.

Konuşmalar, yalnızca bilgi aktarmadı; aynı zamanda yaşamanın sanatı üzerine düşündürdü. Diyetisyeninden psikoloğuna, eğitmeninden fonksiyonel tıp uzmanına dek değerli isimler, uzun ve kaliteli bir yaşamın sadece sayı değil, anlam demek olduğunu hatırlattı.

Sağlıklı olmak; bir diyet listesi ya da sabah rutini değil, kendiyle kurulan sahici bir bağ, sevdiklerinle kurulan güçlü bir temas ve yaşamın her koşulunda dirençli kalabilme sanatıydı.

‘Aşk’ı Hatırla’  yayında!

Disney+’ın başrollerinde Hande Erçel ve Barış Arduç’u buluşturan dizisi ‘Aşkı Hatırla’ ilk 3 bölümüyle Disney+’ta yayına girdi.

Epey  de iddalı  girdi, ilk bölümü izledim magazin yapmayı bilmem ama Erçel ve Arduç’un yakın plan çekimleri çok ama çok iddalı. Evet dizi ses getirsin diye yapılmış ama birinin sevgilisi diğerinin eşinin bu çekimlerden haberi var mıydı diyoruz da, o tabancalı, mafya dizilerinden iyidir diye düşünüyorum, en azında zengin ortamlar, şık ve güzel hanımlar, yakışıklı beyler ile  ‘Aşk’ı Hatırla’ epey dikkat çekiyor.

Başrollerinde Hande Erçel ve Barış Arduç’un yanında, Feyyaz Şerifoğlu, Başak Gümülcinelioğlu, Alper Saldıran, Naz Göktan, Begüm Akkaya, Melis Minkari ve Sezin Akbaşoğulları ve Fatih Al gibi genç ve özel isimleri kadrosunda buluşturan, Saner Ayar’ın yapımcılığında O3 Medya imzasını taşıyan dizinin orijinal hikayesini Ahmet Vatan’ın kaleme almış, dizinin yönetmen koltuğunda aynı zamanda projenin yaratıcısı da olan Özgür Önurme var.

Disney+’ta ilk 3 bölümüyle yayına giren romantik komedi türündeki dizi aynı zamanda dünyanın birçok ülkesinde de izleyicilerle buluşacak.

Evlilik yolundayken ayrılık yaşayan güvenilir ve ünlü mimar Deniz (Barış Arduç) ile fenomen bir editör olan Güneş (Hande Erçel), tesadüfen karşılaştıkları günün akşamında telefonlarına düşen bir mesajla kendilerini hayatlarını değiştirecek bir yolculuğun içinde bulurlar. Bu yeni macera onlara ilişkilerindeki eksik parçaların izini sürdürecek ve aşkı yeniden hatırlatacaktır.

Yılın ikilisi  Netflix de yayında olan ‘Rüzgara Bırak ‘ Disney de ‘Aşk’ı Hatırla’ dan sonra bu kış ulusal kanalda bir dizide rol alacaklar, dizinin set döneminde Gecce’de haberleri bekleyin…

Etiketler